15 Temmuz , kadim devlet târîhimizin en karanlık gecelerinden birinin adıdır.
15 Temmuz, o gece, ekmeğini yedikleri vatana ihânet eden hâinlere karşı, aziz Türk milletinin dirâyetli duruşunun adıdır…
15 Temmuz, eli silahsız ama korkusuz milletimiz tarafından, darbeci hainlerin bertaraf edilişinin adıdır…
15 Temmuz, her yaştan 251 vatan evladının, yine vatan uğruna şehit oldukları günün adıdır…
Şehitlerimizin ruhları şâd olsun..
Rabbim; Devletimizi pâyidar, milletimizi bahtiyâr eylesin..
Devletimiz ebed-müddet olsun.
Yüce Mevlam bir daha böyle acı günler göstermesin..
Amin!…….
İmam Hüseyin’in bir vasiyyeti var!
*******
“Bir yudum su içeceğiniz zaman bizi
hatırlayın”......
Ülkemizden doğan ve kükreyerek yoluna devam eden DİCLE nehrinin yolu KERBELA’dan geçer.
Cennetle müjdelenen Saad b. Ebi Vakkas’ın oğlu Ömer b. Saad’da bir valilik va’di İle hainlerin safındadır ve komutan olmuştur.
Baba cennetle müjdelenmiş, oğul Yezid’in yanında yer almıştır.
İmam Hüseyin ve taraftarları İle Dicle nehri arasına etten duvar örerler. İmam Hüseyin ve ehli beytine bir yudum su vermezler.
Hülasa; İmam Hüseyin’le birlikte 72 şehid, Fatıma anamıza, Haz.Ali efendimize, Peygamber dedelerine ağızları kupkuru ve susuz kavuşmuşlardır.
Onun için “su içeceğiniz zaman bizi hatırlayın” diye vasiyet etmiştir.
Şimdi de ta başa dönelim ve ümmü Seleme validemize kulak verelim.
Ümm-ü Seleme’den şöyle rivayet edilmiştir:
“Peygamberimiz benim odamda ilken Cebrail (A.S) nazil oldu. Allah Rasülü”İçeri kimseyi almayın “ buyurdu. Hüseyin çok hareketli idi, ne yaptı etti içeri girdi ve dedesinin boynuna sarıldı.
CEBRAİL (as):
-Yâ Rasulellah bunu çokmu seviyorsun? dedi.
Peygamberimiz;
-Elbette , dedi.
Cebrail(as):
-Ümmetinden azgın bir topluluk onu öldürecekler, buyurdu.
Taff denilen yerden, İmam Hüseyin’in şehit edileceği (Kerbela’dan) bir avuç kırmızı toprak aldı ve peygamberimize verdi.
“Bu toprak kan haline dönüştüğünde bilki torunun şehit edilmiştir” dedi
Ümmü Seleme anamız bir gün baktı ki saklamakta olduğu toprak kan şeline dönüşmüş.
İşte insanlık o tarihten itibaren Hüseyin ve ehli Beyt için ağlamaya başladı.
Bu yürekler acısı olay Miladi 680, Hicri 61 de oldu.
Süt çocuğu küçük Ali’den tutunuz da İmam Hüseyin’e varıncaya kadar tam 72 kişiyi susuz ve savunmasız olarak hunharca şehit ettiler.
Kalanlarını da kadın-erkek zincirlere vurarak, günlerce yürüterek Şam’a götürdüler.
Hoş muamele görmediler.
Bunu böyle biliyoruz.
Ancak Evlad-ı RASÜL ve taraftarlar
İZZET ve Şeref’lerinden bir şey kaybetmeden öldüler.
Şam onlarla şeref kazandı. Her tarafta kabirleri bellidir ve akın akın ziyaret edilir.
Ama;
İbni Ziyad, Ömer b Saad, Yezit b.Muaviye ve daha başkalarının kabirleri hangi çukurdadır bilinmez.
Kimse hatırlamaz , hatırlasalar bile haklarında iyi şeyler konuşmazlar.
Biz özel bir gayretle Şam’da Yezid’in ve babasının kabrini bulamadık.
Hangi çukurda olduğu bilinmiyor.
Biz bu bahsi Ömer b. Abdülaziz’in bir sözü İle bitirelim.
Kendisine Sıffın, Cemel gibi olaylar sorulduğunda ;
“O günlerde yaşamadık, kılıcımızı koruduk, şimdi de dilimizi koruyalım” demiştir.
Necef’te Haz.Ali EFENDİMİZİN kabrini, Kûfe’de Haz. Ali EFENDİMİZİN şehit edildiği yeri, Kerbela’da başta İmam Hüseyin olmak üzere bütün Kerbela şehitlerini defalarca ziyaret ettik.
Allah ziyaretin tekrarını nasip eylesin.
Bizim kanaatimize göre artık göz yaşının yanı sıra, Hüseyin gibi olabilmek, Hüseyinleşebilmek, ümmügülsüm gibi İman abidesi haline gelebilmek, Zeynep gibi zalimlerin, hainlerin yüzüne hakkı haykırabilmek....
Hüseyin’e neremiz benziyor?
Kadınlar açısından; nasıl Zeynep gibi olabilirimin telaşını yaşamak….
Bütün mesele bu…
Zira; Yalnız göz yaşı İle bir yere varılmıyor vesselam.
Ruhları şâd olsun…
Allah’a emanet olun.
YAKARIŞ...
ALLAH' ım ölümden önce tevbeyi,
Ölüm anında kelime-i şehâdeti,
Ölümden sonra cenneti ve cemâlini, nasip eyle.
Mevlam; sevilenleri,
sevenlerin duasıyla korurmuş.
Herkesi sevdiğine emanet edermiş.
Bizde sizleri, gecenin SAHİBİNE,
Sabahın RABBİNE,
Zorlukların ardındaki. kolaylıkların MALİKİNE,
Merhameti ve lutfu sonsuz olan
ALLAH'ımıza emanet ediyoruz.
Rabbim!
Bizleri Dünya da kendi yolundan, Peygamberimizin izinden, Âhirette cennet ve cemâlinden ve Peygamberimizin şefâatinden mahrum etme...
Allahım bizleri muhtacına muhtaç eyleme.
Lütfundan ve kereminden, hastalarımıza şifa, dertlerimize deva, borçlarımıza ödeme kolaylığı ihsan eyle Allahım..
İyilik ve bereket dolu bir günün aydınlığından, Hayır ve Nur dolu bir geceye ve daha nice günlere kavuşmak umuduyla Allah’a emanet olun.
Zorlukların arkasından kolaylıklar ihsan eden Rabbim!
Sana sonsuz kere şükürler olsun Allah’ım...
Gecemiz ve Günümüz mübarek olsun.
Selam ve dua ile...