Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Milas şubesi tarafından geçtiğimiz günlerde düzenlenen ‘Cumhuriyet Balosuna’ katılan kendisini Atatürk’e benzetip selam verdiği ve sosyal medyada görüntüleri yer alan emekli ilköğretim müfettişi Necdet Bardak (66), kendisi hakkında başlatılan linç kampanyasındaki haberlere kişilik haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle erişim engeli getirilmesi için Fethiye Adliyesine giderek, Sulh Ceza Hakimliğine başvurdu. Başvurusunda bugüne kadar Türkiye’nin değişik il ve ilçelerinde 29 Ekim törenleri ve Cumhuriyet Balolarında ayrıca Anıtkabir’de vatandaşlarla çektirdiği yaklaşık 60-70 fotoğrafı da dosyaya ekleyen Bardak gazetemize yaptığı özel açıklamada, “Nerede görmüşler herhangi bir lokantada, nişanda, düğün salonunda benim böyle bir asılsız ve düşük bir şekilde böyle yerlerde gösteri yaptığımı?. Asla böyle bir şeyi kabul etmiyorum. Ben bir eğitimciyim. Her şeyi eğitimci olarak değerlendiriyorum. Bugün Sofya’ya da gittim. Atatürk’ün ateşemilitere, kol ağası ordu müfettişi olarak görev yaptığı, orada da ki çok değerli insanlarla Atatürk’ün soy ağacından ölümüne kadar geçen 1.5 saatlik sunumum var. Ben bunu müfettişliğim dönemimde de çok okullarda çocuklarımıza anlattım. Sulh Ceza Hakimine hakkıma saldırılan ihlali durdurmak için dosya hazırlayıp sundum. Sanırım 60 ya yakın çok değişik yerlerde mükemmel sunumlarımla ilgili resimleri de dosyama ek olarak sundum. Ben hiçbir yerde para almadım, istemedim.” şeklinde konuştu.
ADD’nin Milas şubesi ‘Cumhuriyet Balosuna’ davet edildiğini orada programa çıkıp sunum yaptığını ‘Vals’ yaptıktan sonra da ‘Sarı Zeybek’ oynadığını ifade eden Atatürk’e benzerliği ile ifade edilen Necdet Bardak, “Ancak bu bazılarına göre Atatürk’e karşı bir hakaretmiş. Ben bir soytarıymışım. Maymunmuşum. Çok özür dilerim. Fatih Altaylı’nın bir açıklaması var. Bana eşekoğlu eşek olarak hitap ediyor. Hangi ana, baba doğurdu? Diyor. Buna ve benzeri saldırıları durdurmak için kişilik haklarının ihlali nedeniyle Fethiye Sulh Ceza Hakimliğine başvurarak, bu yayınlara erişim engeli getirilmesini talep ettim. Şahsıma hakaret edenler hakkında, haklarımı 3 aşamada arayacağım. Ben hiçbir yerde para almadım. İstemedim. Düğünde ve gelişi güzel yerlerde program yapmadım. Bundan sonrada davet edildiğim tören ve Cumhuriyet Balolarında sunumlarımı yapmaya devam edeceğim.” ifadelerini kullandı.
“ATATÜRK’E BENZEDİĞİM SÖYLENİR”
Isparta’lı olduğunu 4 yıldır Fethiye ’de yaşadığını 36 yıl eğitim sektöründe görev yaptığını ve tam 18 yıl sınıf öğretmenliği yaparak emekli eğitimci olduğunu söyleyen Necdet Bardak, “Ankara Gazi Üniversitesi Eğitim Yönetimi Planlama Teftiş bölümü lisans mezunuyum. Eğitim müfettişi olarak tekrardan göreve başladım. Samsun da fiilen görevlerdeyken de özel izinle resmi bir kuruma Atatürk kıyafetleri defilesine katıldım. Ben Atatürk’e benzediğimi iddia etmiyorum. Atatürk’e benzediğim söylenir. Kimse Atatürk’ün yerine geçemez, kimse bunu aklına getirmesin. Atatürk dünyada tekdir. Tek bir dünya lideridir.35 ülkede abidesi olan tek dünya lideridir. Atatürk; Özgürlükçüdür, Devrimcidir, Cumhuriyetçidir, Halkçıdır. Hiçbir zaman da kendine kapris yapmamıştır. Halkın içinde halkla beraber olmuştur. Dolayısıyla bu benzerlikten dolayı bazı kurumlardan teklifler geliyor. Resmi kurumlar hariç hiçbir yerde yer almadım. Son program, Muğla Milas ilçesinde ADD Derneğinin bir Cumhuriyet Balosuydu. Orada sunum yaptım. Atatürk’ün Valsını, Sarı Zeybeğini oynadım. Bu vals ve sarı zeybek Atatürk’ün Bursa’ya son gelişi ile olan bir hatırasını ifade eder. Ve bunu da çok değerli Atatürkçü insanlara ifade etim. Orada da değerli makam sahibi insanlarımız vardı. Beyefendiler, hanımefendiler vardı. Daha sonra Atatürk’ün mareşal kıyafetiyle çıktım. Ve bu kıymetli insanları selamladım. Ancak bu Atatürk’e karşı sözde bir hakaretmiş. Ben bir soytarıymışım. Maymunmuşum. Çok özür dilerim, Fatih Altaylı’nın bir açıklaması var. Bana eşek oğlu eşek olarak hitap ediyor. Hangi ana-baba doğurdu? diyor. Benim babam köy enstitüsü mezunudur. Haysiyetiyle bir Atatürkçü’dür. Anneme de hakarette bulundu. Bunun haricinde birçok yerel ve Türkiye genelindeki televizyon kanallarında hakkımda saldırı oldu. Saldırıları durdurmak için Fethiye Sulh Ceza Hakimliğine bugün bir dosya sundum. Hakkımda hakaret edenlere karşı, 2 ve 3 aşamada kanuni haklarımı sürdürmeye devam edeceğim. Ben hiçbir yerde para almadım, istemedim. 30 yaşında 93 model bir arabam var. Fethiye ’de 2+1 dairem var, emekli maaşım var. Bir de babamın mülkiyetinde benim zilliyetim de olan Isparta’da Kuyucak köyünde eski bir kerpiç evimiz var. Bir de üzüm bağımız var. Onu da akrabalara verdim, onlar bakıyorlar. Ancak hiç kimse beni durduramayacak. Ben hiçbir zaman Atatürk’e hakaret etmedim.” Dedi.
“LOKANTADA, DÜĞÜN SALONUNDA GÖSTERİ YAPMADIM”
Açıklaması sırasında sık sık duygulanan Necdet Bardak yurt dışında da pek çok özel programlara katıldığını anlatarak, ”Başka ülkelerde Atatürk’le ilgili programlarda yaptım. Ben kendim neden mareşal üniformasını giyiyormuşum?. İngiliz film şirketi Macaristan’da bir Atatürk filmi çekti. Ama hiç Türk oyuncu yok. Oradaki oyuncular hiç Atatürk’le ilgili kıyafetler giymedi mi?. Bugün Atatürk’le ilgili diziler var, filmler çekiliyor. O filmlerde Atatürk’le ilgili kıyafetler ve askeri üniformalar giyilmiyor mu?. Giyiliyor. Nerede görmüşler? herhangi bir lokantada, nişanda, düğün salonunda benim böyle bir asılsız ve düşük bir şekilde böyle yerlerde gösteri yaptığımı. Asla böyle bir şeyi kabul etmiyorum. Ben bir eğitimciyim. Her şeyi eğitimci olarak değerlendiriyorum. Bugün Sofya’ya da gittim. Atatürk’ün ateşemilitere, kol ağası ordu müfettişi olarak görev yaptığı, orada da ki çok değerli insanlarla Atatürk’ün soy ağacından ölümüne kadar geçen 1.5 saatlik sunumum var. Ben bunu müfettişliğim dönemimde de çok okullarda çocuklarımıza anlattım. Fethiye Sulh Ceza Hakimine başvurumda hakkıma saldırılan ihlali durdurmak için dosya sundum. Sanırım 60’a yakın çok değişik yerlerde mükemmel sunumlarımla ilgili resimleri de dosyama ek olarak sundum. Fethiye Sulh Ceza Hakimi konuyu değerlendireceğini ifade etti. Şunu söylüyorum; Geçmişte Fethiye’ye yine davetler üzerine geldim. Cumhuriyet Bayramı töreninde yer aldım. Belediye başkanlığı ve ADD Fethiye üyeleri de beni çok iyi tanınıyor. Benim emekli öğretmen arkadaşlarım var. Onlar da benim yanımdalar. Çok yerlerden bana telefon geldi. Necdet nasıl bir hakarettir bu?, sakın bunun peşini bırakma gibi destekler geldi. Her zaman seninle beraberiz diyenler oldu. Ben fiziki olarak Atatürk’e benziyorsam, bana bunu yaradan nasip etmiş. Ben bir şey yapmıyorum ki. İçtenlikle ben bir Atatürkçüyüm. Hem de sözde değil içtenlikle Atatürkçüyüm. Ve Atatürk’ün Karamanlı, Konyalı olduğunu her yerde çocuklarıma anlattım. Neden balkanlara gidildiğini anlattım. Bu her yerde yazmaz. Ben bunun bütün araştırmalarını yaptım. Yıllarca müfettişlik yaptığım için asla arkasında duramayacağım, ispatlayamayacağım, bana ait olmayan belgesiz, bilgisiz bir konuda konuşmam. Ama sonuna kadar mücadelemi devam ettireceğim. Varım, kararlıyım Atatürk gibi.” ifadelerinde bulundu.
“BU BANA HAKARET VE SALDIRIDIR”
Kendisine yayın yoluyla hakaret edildiğini belirten Necdet Bardak,” Bu yazılanlardan dolayı kimse beni adliyeye çağırmadı ve böyle bir şey de olmadı. Çünkü bu yapılanlar bana hakaret ve saldırıdır. Ve bu sindirme politikasıdır. Ben bunu çok iyi biliyorum. Para almadım. Almış olsaydım şimdiye kadar 30 yaşında araba, 2+1 daire ve bir emekli maaşım yerine lüks bir hayatım olurdu. Bana geçmişte teklif edenler de oldu. Büyük bir paraya film de teklifi edildi. Ama senaryoya ısrarla istememe rağmen en sonunda aldım. İnceledim. Ne yazık ki, Atatürk’ün manevi değerlerini rencide edecek şeyler yazılmış. Ve aynen şunu söyledim “Ben bu senaryo ile Atatürk’ün manevi değerlerini verdiğiniz parayla satacak kadar haysiyetsiz ve şerefsiz bir insan değilim “dedim. Ben Türkiye Cumhuriyeti’nin şerefli, emekli bir eğitimcisiyim. Ve asla ve asla parayla hiçbir şey değişilmez. Benim yaptığım manevi değerlerdir. Beni canlı yayına çağırsınlar. Benim aleyhimde bulunanlar neden sağdan, soldan bilgi topluyorlar. Lütfen ben söylüyorum. Canlı yayına çıkarsınlar. Ben de gerekli haklarımı savunayım, canlı bir şekilde hakkımı savunayım. Tüm belgelerimi alayım. Neden bunu yapmıyorlar. Basın olarak sizleri ahlaklı haber yapmaya, basın ahlak ilkesine uygun davranmaya davet ediyorum. Ama hakkımdaki bu ihlali durdurmak için gelecekteki suç duyurusu ve gerekirse de tazminat davası davalarımı açıp, sürdüreceğim.” şeklinde konuştu.