Başkan Çıralı’nın FTSO üyelerinden gelen talepleri TOBB ve Bakanlık yetkililerine bizzat ilettiği toplantıda, Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) ile TOBB arasında ‘Nitelikli İş Gücü Yetiştirme Programı (NİYEP)’ ile ‘Kadın İstihdamı İş Birliği’ protokolleri imzalandı.
M. Rifat Hisarcıklıoğlu, tehlikeli ve çok tehlikeli meslekler başta olmak üzere, 77 meslekte düzenledikleri sınavlar vasıtasıyla, 120 binden fazla çalışana mesleki yeterlilik belgesi verdiklerini söyledi.
Türkiye'de istihdam piyasasının katı olduğunu dile getiren Hisarcıklıoğlu, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve Avrupa Birliği (AB) standartlarına göre esnek mevzuata ihtiyaç olduğunu belirtti.
Hisarcıklıoğlu, gelir vergisi basamaklarının daraltıldığına dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:
"Orta gelirli bir çalışanın yılın ortasında en yüksek gelir vergisi olan yüzde 40'lık vergi dilimine girmesi adil de değil, mantıklı da değil. Benzer bir durum SGK prime esas tavan ücretinde yaşanıyor. Tavan ücret geçmişte asgari ücretin 5 katı olarak uygulanırken bugün 7,5 kat olarak uygulanıyor. Çalışanlarımızın alacakları net ücretleri artırabilmemiz için gelir vergisi basamakları ve oranları ile prime esas ücret tavanının yeniden düzenlenmesini talep ediyoruz. Mevcut istihdamın korunması ve yeni iş alanlarının açılabilmesi için istihdam teşviklerini de çok önemli görüyoruz."
Hisarcıklıoğlu, geçmişten beri uygulanan 5 puanlık prim teşvikinin istihdama doğrudan destek sağladığı gibi uygulanmasının da basit olduğunu dile getirdi.
"Emek yoğun sektörlerde ilave teşvikler sağlamalıyız"
Son dönemde, özellikle emek yoğun sektörlerin, başta ham madde ve enerjide meydana gelen artışlar ile diğer maliyetlerden dolayı ihracatta rekabetçiliklerini kaybettiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
"Emek yoğun sektörlerde iş gücü kaybının önüne geçmek üzere ilave teşvikler sağlamalıyız. Siparişlerinin azalmasına bağlı olarak üretimleri ve satışları düşen firmalarımızın istihdamlarını koruyabilmek için kısa çalışma ödeneğinin tıpkı pandemi döneminde olduğu gibi, fazla prosedüre tabi tutulmadan, devreye alınmasını bekliyoruz. Deprem bölgesinde bulunan işletmelerimizin sıkıntıları maalesef devam ediyor. Vergi ve sigorta prim borçlarının tıpkı 1999 depreminde olduğu gibi terkin edilmesi, depremden zarar gören firmalarımızın tekrar ayağa kalkmalarını da sağlayacaktır."