Fethiye Belediyesi ve Türk Kadınlar Birliği tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü sebebiyle Beşkaza Meydanı’na çelenk koyma töreni düzenlendi. Tören İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı. Etkinlik Fethiye Belediye Başkanvekili Ayşe Devrim Öztürk, Fethiye Kadın Meclisi’nden Hilal Yungucu Uğur ile Fethiye Kadın Danışma Dayanışma Derneği'nden (FKDD) Nilüfer Yılmaz’ın konuşmalarıyla devam etti. Ardından belediye bando ekibinin gösterisiyle sona erdi. Etkinliğe, Fethiye Likya Kooperatifi Başkanı Çiğdem Karaca, Fethiye Belediyesi kadın meclis üyeleri, Fethiye Kadın Danışma Dayanışma Derneği üyeleri, Fethiye Kadın Meclisi üyeleri, Fethiye Cumhur İttifakı Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Belediye Başkanı Muhammet Kökten ve ekibi ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Fethiye Belediye Başkanvekili Ayşe Devrim Öztürk, günün anlam ve önemini belirten konuşmasında ”8 Mart Kadınlar Günü’nde Fethiye Belediyesi Kadın Başkan Vekili olarak sizleri bir arada olmanın dayanışmanın duygudaşlığı, sıcaklığı ile selamlıyorum. Kıymetli vaktinizi almamak adına 8 Mart tarihçesine gitmek istemiyorum. Günümüz teknolojisinde isteyen istediği bilgiye ulaşabiliyor. 1800’lü yıllarda Amerika New York’ta kadın işçilerin emek sömürülmesine karşı verdikleri mücadeleyi canları ile ödedikleri acı olayı bugün bizlerin kadın haklarını tartıştığımız platforma ve 8 Mart’a sebep olmuştur ve bu sebeple 1900’lü yılların başında minik minik de olsa kadın hakları konuşulmaya başlanmıştır. Ortalama 120 yıllık bir süreçte maalesef eşitlik yönünde yol kat edilememiştir. Bunlara birkaç örnek vermek istiyorum. Genelde iş yerinde aynı emeği veren kadın erkekten daha az ücret almaktadır. Siyaset de kadın kotaya rağmen istenilen sayıya ulaşılamamaktadır. Evde her şeyden sorumludur. Gece geç saatte tacize ve tecavüze uğrayıp normal bulunması kadın kısmışı o saatte ne işi var diye terbiye edilmiştir. 18 yaşında sevgilisi tarafından katledilen Münevver Karabulut için sevgili büyüklerimiz aileler de çocuklarına sahip çıksın derken diğer katil adayları cesaretlendirilmiştir. Özgecan evine giderken minibüs de vahşice katledilmiştir. Derdimiz çok. Bu nedenle daha fazla dayanışalım. Kendi öz değerimizin farkına varıp erkeğin bize ölçtüğü, biçtiği değeri kabul etmeyelim. Biz sadece ve sadece kendi bedenimizin kendi ruhumuzun kendi kalbimizin ve kendi gücümüzün kimsenin istismar konusu olmayacağını bilelim ve ona göre dik duralım” ifadelerini kullandı.
“EŞİT VE BARIŞÇA BİR ŞEKİLDE YAŞAYABİLMELERİ UMUDUYLA TÜM KADINLARIN DÜNYA KADINLAR GÜNÜ’NÜ KUTLUYORUM”
Fethiye Kadın Meclisi’nden Hilal Yungucu Uğur yaptığı konuşmada “Bugün burada bütün dünya tarafından kutlanan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde bir araya gelmiş bulunmaktayız. Bu özel günde kadınların haklarına ve toplumdaki önemine vurgu yaparak dikkat çekmek için çok önemli bir fırsat. Bir kadını ortadan ikiye böl yarısı annedir yarısı çocuk, yarısı sevgi yarısı aşk duyanlar bunu bilmez görenler bunu anlamaz. Cemal Süreyya bu şiiri ile harika anlatır kadını. Her kadın yaşadığı film de kahramanlardır. Günümüzde kadın, erkek eşitliğinin olduğunu söylemek pek mümkün değildir. Hak ve özgürlüklerini kullanamayan birçok kadınımız aile içi şiddete, ayrımcılığa ve çeşitli baskılara uğramaktadır. Bu zorluklara ekonomik ve toplumsal baskılar da eklenince birçok kadın sessiz kalıyor. Kadınların siyaset ve diğer alanlarda daha fazla temsil edilmeleri demokratik sürecimizi daha fazla hızlandıracak ve toplumsal çeşitliliğimizi arttıracaktır. Cinsiyet ayrımının olmadığı bir dünya da insanların kardeşçe, eşit ve barışça bir şekilde yaşayabilmeleri umuduyla tüm kadınların Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum”
“BUGÜN VE HER GÜN MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Fethiye Kadın Danışma Dayanışma Derneği'nden (FKDD) Nilüfer Yılmaz, “Sevgili Kadınlar, her 8 Mart gibi bugün de birlikteyiz. Gücümüzü haykırmak bizde varız, buradayız demek için meydanları, alanları dolduruyoruz. Geçtiğimiz Şubat ayında 36 kadın erkekler tarafından katledildi. Şiddete, tacize, tecavüze ve kadın cinayetlerine dur demek için erken ve çocuk yaşta evlendirilen kız çocuklarının sesi olmak için eşit işe, eşit ücret almak için çalışma hayatında görünmeyen emeğimiz için yoksulluğa dur demek için siyasette temsil gücümüzü göstermek için seçilemeyecek sıralara konulduğumuz için erkek adalet değil gerçek adalet demek için başörtümüz ve mini eteğimiz için malzeme yapmayın diye bugün ve her gün mücadeleye devam edeceğiz. Sözlerimin kadınlarının sesinin güçlü bir şekilde duyulduğu hak ettikleri saygı ve değeri gördükleri şiddetsiz, sömürüsüz bir dünya umuduyla tamamlamak istiyorum. Yaşasın 8 Mart” dedi.