Tatil için Fethiye’ye gelen ve Ece Yat Kulübünün düzenlediği Sezona Merhaba partisine katılan yazar Kırıkkanat, Fethiye’yi çok sevdiğini son 3 yıldır aralıksız tatil için geldiği Fethiye’nin kendisinde apayrı bir yer olduğunu ve bundan sonra bütün yaz tatillerini Fethiye’de geçireceğini belirtti.

 Yazar Mine Kırıkkanat, son kitabı Aşk Olsun’un okuyucular tarafından büyük ilgi görmesinden memnun kaldığını ve yeni bir romana başladığını bunda da kendi hayatını yazmakta olduğunu ifade etti. Yazar Kırıkkanat; “Son kitabım çok tuttu, Aşk hikayeleri. Karanlık gündem içerisinde insanlara bir oksijen balonu olarak aşk anlatmak istedim. Dolayısıyla Aşk Olsun kitabımın gidişatından çok mutluyum. İnsanlar hoşlanarak kitabımı okuyorlar. Bundan sonrası için evet kendi hayatımı anlatan bir kitap yazıyorum.  Kendi hayatımı yazacağım. Epeyce de yüklü bir kitap olacak. Romantik çekimde çalışmak istiyorum. Aslında bir kitap oluşacak şekilde kalıbımı çıkardım ama anlatımını içime sinerek tamamlayamadığım için henüz bitirmiş değilim. Çok yakında kitabımı yayımlamayı düşünüyorum. “dedi.

“ Fethiye Gönlümde Çok Değerli “

Yazar Mine Kırıkkanat son 3 yıldır geldiği Fethiye’yi beğendiği yönleri ile anlatarak; “Benim üç yıldan beri geldiğim ve aslında çok sevdiğim yani bütün yerlerden daha çok sevdiğim için sürekli yeniden geldiğim tatil mekanı Fethiye. Burada insanların bütünsel anlamda bir güzelliğini buluyorum. İnsanları güzel ve belki de ülkenin diğer bölümlerinden daha homojen, aydın, özgürlükçü. Dolayısıyla Fethiye'nin benim gönlümde çok değerli bir yeri var. Burada çok güzel arkadaşlar edindim. Yani Fethiye'nin bir ekibi var. Zaman zaman kendi aralarında anlaşmayabilirler. Ama fark ediyorum ki herkes Fethiye'nin iyiliği için çalışıyor. Bu bütünsellik başka yerde yok. Ayrıca doğa olağanüstü güzel. Burada Kaya köyünü çok beğeniyorum. Zaten üç yıl üst üste Kayaköy'de kaldım. Filiz Hanım’ın misafir evin de orası benim evim gibi. Kayaköy'ün çok başka bir izlemi var. Üzümlü’de harika bir yer. Çok seviyorum. Nif diye bir yerden söz ediliyor. Ama henüz orayı gezmeye fırsat bulamadım. Ama çok gözde, çok ben de olduğunu duydum. Onun dışında Fethiye merkezi de çok seviyorum ben. Çarşı mesela, çok eski bir çarşı olmamasına rağmen geleneksel mimariye uygun yapılmış çarşı. Bana biraz Fransız diyorlar. 25 senedir Fransa'da kalmışlığım var. Fethiye’de Paspatur çarşısı, Fethiye’nin pazarı sevdiğim yerler. Fethiye benim ikinci vatanım diyebilirim. Çok eski İstanbul benim anne tarafından ailem 1453’te yani tarihinde İstanbul'a gelmiş. Dolayısıyla İstanbul'u bırakmam da pek mümkün görünmüyor. Ama bundan sonra bütün yazlarımı Fethiye'de geçirmeyi planlıyorum. “ diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi