Bu hafta içeride oynadığımız Denizli spor maçı oyuncuların, takımın kendine gelmesi ve tekrar özgüvenlerini kazanmaları adına önemli bir maçtı. Yalnız şunu kesinlikle söylemeden geçmek istemiyorum, bu Denizli takımı bu imkansızlıklara rağmen düşmez. Oyuncuların birbirleriyle olan uyumu ve maça olan konsantrasyonları gerçekten takdire şayan bir durum. Oyuncular son düdüğe kadar hiç durmadan hem mücadelelerini veriyorlar hem de bir fazlasını yapmak için çaba harcıyorlar. İkili eşleşmelerdeki korkusuzlukları, zamanlamaları , kora kor mücadeleleri gerçekten de alkışı hak ediyordu. Bence gözden kaçırılmaması gereken 4-5 tane evet bu diyeceğimiz oyuncuları vardı. Koyun bizim takıma kesinlikle sırıtmaz aksine daha iyi olur diye düşünüyorum.
Gelelim bizim takımın genel durumuna. Maça 3-5-1-1 mi 3-5 neyse gibi bir dizilişle çıkmak bu takıma karşı oynanacak en mantıksız oyun sistemidir. Ne amaçla böyle bir oyun yapısıyla maça başlandı anlam vermek zor. Çok merak ediyorum bu Denizli takımını birileri daha önceki maçlarında canlı seyretti mi acaba. Bence ezbere seyretmiş ya da doğru analizler yapılmamış diye düşünüyorum. Çocukların ofansif organizasyonlarında biz ilk yarım saatte 4 lük olmadıysak inanın deneyimsizlik ve tecrübe eksikliğidir. Bize karşı o pozisyonlarda skoru elde etmiş olsalardı şu an başka bir şey konuşuyor olurduk inanın. Tabi Denizli sadece ilk 30 dk. da etkin değildi sadece. Oyunun her evresinde mücadelelerinden hiç eksiltmeden ve oyun disiplininden kopmadan iyi oynadılar. Bu arada aslında merak etmiyorum çünkü sebebini biliyorum da neyse , oyuncuları neden orjin mevkilerinde oynatmak yerine oyuncu evrilmesine başvuruyoruz haftalardır anlam vermek zor. Bu takımda olması gereken defans kurgusu sezon başından bu yana zaten böyle olmalıydı. Siz oyunculara şans vermezseniz hiçbir şekilde fazdalanamazsınız , aksine daha fazla zarar görürsünüz. Birileri oynasın bizim çocuklar biraz daha beklesin kafası artık birilerinin dayatmalarıyla rafa kaldırılmalı bu takımda. Anlayan anlamıştır umarım bu konuyu. Bizim alt yapımızdan bu takımın formasını giyebilecek oyuncuları bir köşeye oturtmayın oturtulmasına da müsaade etmeyin. Bu arkadaşlar belki 1-2 maç sırıtır ama maç temposunu kazandıkça daha fazla verim alırsınız.
Takımın mücadelesi oyuncu değişikliklerinden sonra artıya geçmeye başladı diyebiliriz . Bazı oyuncuların oyun içerisinde hala varlıklarını ortaya koyamamaları inanın bizleri de üzüyor. Potansiyelli oyuncuyu doğru oynatılmaması da türübünlerin oyuncuya olan bakışını farklılaştırıyor. Ancak seyircimizin de yaptığını asla tasvip etmek doğru değil. Oyuncuyu demerolize etmek yerine kazanmak daha önemli. Lig uzun bir maraton o yüzden daha duyarlı ve daha anlayışlı olmalıyız. Oyuncu yaptığınız söylemler oyuncuyu takım ruhundan daha da uzaklaştırır. Unutmayın geçen sene neler yapıldığını. O yüzden daha duyarlı ve daha yapıcı olmak gerektiğini düşünüyorum. Bu maçta nihayet kenar ortalar daha düzgün ve isabetli gelmeye başladı. Nitekim de ilk gol kenar ortadan Nurettin’le geldi. Sonra arka arkaya gelen goller takımın kendine gelmesini ve oyuna tutunmalarını sağladı. Özgüvenleri yerine geldi ve mücadele gücü yüksek oyuncuların değişimi de takıma bir dinamizm getirdi. Ama Denizli takımı oyuncularının son dakikaya kadar verdikleri mücadele hırsı yine direkte patlaya topları yani hiç de hafife alınmayacak bir takım olduğunu bize gösterdi. Son düdüğe kadar verilen mücadele her iki takım adına da bizlere futbol ziyafeti sundular desek yanlış olmaz.
Artık bu maçın artılarını eksilerini bir kenara bırakıp önümüzdeki haftaya yine bizi zorlu bir period bekliyor diyebiliriz. Sarıyer deplasmanı bizim için kolay olmayacağı kanaatindeyim. Bir an önce Sarıyer takımını doğru analiz edip doğru oyuncu grubuyla mücadeleye başlamalıyız. Çünkü karşımızda tecrübeli ve iyi oyunculardan kurulmuş kendine gelmeye çalışan bir takım olacak. Umarım oradan getireceğimiz bir puan ya da puanlar bize de ivme sağlatır diye düşünüyorum. Ayrıca bu hafta alınan 3 puanda emeği geçen ve oyunu bırakmayan oyuncu grubunu tebrik ediyorum. Bravo takım…