Peygamberimizi Ağlatan Olay

Peygamberimizi Ağlatan Olay

Peygamberimizi Ağlatan Olay

Gözyaşlarına Hakim Olamadı Bir Daha Anlat Dedi..

Sahabeden birisi, Cuma Namazın'a Yetişmek İçin Mescide Doğru Koşmaya Başlar…

Mescid'e Varan Sahabe Abdest Almak İçin Çeşmeye Yaklaşır Ayakkabısını Çıkarırken Birde Bakar ki Hiç Farkına Varmadan Bir Karınca'yı Ezerek öldürmüştür...

Farkına Varmadan Bir Karınca'yı Ezdiği İçin 'Ben bunun Hesabını Yarın Mahşer'de Nasıl Veririm' Diye Hüngür hüngür Ağlamaya Başlar..

Peygamber Efendimiz'in Huzuruna Gelir,
-'Ey Allahın Resulu;
Cuma Namazına Yetişmek İçin Mescid'e Doğru Koşmaya Başladım Hiç Farkına Varmadan Bir Karınca'yı Ezerek Öldürdüm. Bunun Hesabı Ağırmı' Diye Ağlayarak Sorar.
Peygamber Efendimiz s.a.v ;
-'Ey Ashabım Sen Şimdiye Kadar Bundan Daha Ağır Bir Suç İşledinmi'?
-'Ya Resulallah!
Ben Kızını Diri Diri Gömenlerdenim'der.
Peygamber Efendimiz (s.a.v) Sorar -'Nasıl Yaptın Anlat.!

– 'Ya Resullah ; Biz cahiliye devrinde kız çocuklarımızı diri diri toprağa gömerdik. Benim de bir kız çocuğum vardı. Annesine, 'Bunu giydir, dayısına götüreceğim' dedim. (Kadın bunun ne demek olduğunu iyi bilirdi. Ciğerparesi, biricik evladı biraz sonra bir kuyuya atılacak ve orada çırpına çırpına can verecekti. Ne var ki, kadının böyle bir canavarlığın önüne geçme imkanı yoktu. Yapabileceği tek şey, için için ağlayıp kanlı gözyyaşı dökmekti). Hanımım dediğimi yaptı'.

Çocuk gerçekten dayısına gideceğini zannediyor ve cıvıl cıvıl koşuşuyordu. Çocuğun elinden tutup daha önce kazdığım bir kuyunun yanına getirdim. Ona kuyuya bakmasını söyledim. O tam kuyuya bakayım derken, sırtına bir tekme vurdum ve onu kuyuya yuvarladım. Fakat her nasılsa, eliyle kuyunun ağzına tutundu. Bir taraftan çırpınıyor, diğer taraftan da 'Babacığım üzerin toz oldu' deyip elbisemi silmeye çalışıyordu. Buna rağmen bir tekme daha vurdum ve onu diri diri toprağa gömdüm.

Adam bunu anlatırken Sevgili Peygamberimiz ve yanındakiler hıçkıra hıçkıra ağlıyorlardı. Orada oturanlardan birisi 'Be adam, Resulullah'ı, çok üzdün!' deyince, Efendimiz, adama 'Bir daha anlat' dedi. Adam olayı bir kere daha anlattı. İki Cihan Güneşi Peygamberimizin gözlerinden süzülen yaşlar mübarek sakalından aşağıya damla damla akıyordu.

Allah Resulu Hadiseyi Tekrar Tekrar Anlat Deyince Bunu Anlatmaya Çalışıyordu 'İşte siz İslam'dan önce böyleydiniz. İslam öncesi kömür ve demir gibiydiniz. Şimdi ise altın ve elmas gibisiniz.

Dün Kızını Diri Diri Gömen Biri Bugün Bir Karınca'yı Ezdiği İçin Onun Hesabını Yapıyor.
İşte Size Getirdiğim (İslam) Din Budur.
Tekrar tekrar anlattırdım ki, İslam'ın size kazandırdığı insanlığı, güzel özellikleri bir kere daha hatırlayın! •••••••••••••••••••••
Nerden nereye geldik Allahım..
Canavarları bile tiksindiren bir insan tipinden, 'Ben bilmeden karınca öldürdüm' diye Peygamberimizin önünde iki gözü iki Çeşme ağlayan bir Müslüman ortaya çıkmış..
Önce kızını diri-diri kuyuya atıyor, Müslüman olduktan sonra da karınca öldürmek bir yana incitmekten korkuyor.
Sonra bir düşüş başlıyor....
Trafikte yol vermedin diye kanlı bıçaklı kavga ve sonu cinayet.
Tüfeğini ateşliyor, eski damadı ile birlikte 4 kişiyi öldürüyor...
Bir ev kapanıyor, bir Ocak sönüyor.
Cahiliye dönemine, o günlerin karanlığına gerimi dönüyoruz acaba?..
İki ayrı Hadis;
'İslam, şüphesiz garip olarak başladı ve günün birinde garip hale dönecektir. Ne mutlu o garip mü'minlere!'
Müslim İman; 232

'Ne mutlu o garip, mü'minlere ki, insanların benden sonra bozdukları sünnetimi ıslah ederler.'
Tirmizi İman 13

Bu iki sahih Hadis'te hem uyarı hemde müjde vardır.
Birinci Hadis'te 'garip günlerin' haberi veriliyor.
İkinci Hadis'te ise; garip günlerin garip müslümanları, Allah Rasülünün 'bozulan sünnetlerini' ihya ederler.
Rabbim bizleri sünneti ihya eden garip, mutlu müslümanlardan eylesin...