Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)'in Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) 2024 sonuçları, Türkiye'deki kadın ve erkek nüfus oranlarına dair çarpıcı veriler ortaya koydu. Peki, 2024 yılında Türkiye nüfusunun cinsiyet dağılımı nasıldı? Kadınlar ve erkekler arasındaki denge ne durumda? Eğitim, çalışma hayatı ve yaşam süresi gibi alanlarda cinsiyetler arası farklılıklar neler? İşte tüm bu soruların cevapları, 2024 TÜİK verileriyle hazırlanan detaylı analizimizde.
Nüfusun Yarısı Kadın, Yarısı Erkek: Oransal Denge Korunuyor mu?
TÜİK verilerine göre, 31 Aralık 2024 tarihi itibarıyla Türkiye nüfusu 85 milyon 664 bin 944 kişi olarak kaydedildi. Bu nüfusun 42 milyon 811 bin 834'ünü kadınlar (%49,98), 42 milyon 853 bin 110'unu ise erkekler (%50,02) oluşturdu. Bu rakamlar, Türkiye nüfusunda kadın ve erkek oranlarının neredeyse eşit olduğunu gösteriyor. Ancak bu denge, yaş gruplarına göre değişiklik gösteriyor.
Yaş İlerledikçe Kadınların Oranı Artıyor: Uzun Yaşamın Sırrı Kadınlarda mı?
Kadınlar, genel nüfus içinde erkeklerle benzer oranlara sahip olsa da, yaş ilerledikçe bu denge kadınlar lehine değişiyor. Özellikle 60 yaş ve üzeri yaş gruplarında kadın nüfusun oranı belirgin şekilde artıyor. Örneğin, 60-74 yaş aralığında kadınların oranı %52,0 iken, 90 yaş ve üzeri yaş grubunda bu oran %69,1'e kadar yükseliyor. Bu durum, kadınların erkeklere göre daha uzun yaşadığını açıkça ortaya koyuyor.
Kadınlar Erkeklerden Kaç Yıl Daha Uzun Yaşıyor? Beklenen Yaşam Süresi Farkı Ne Kadar?
Hayat Tabloları sonuçlarına göre, Türkiye genelinde doğuşta beklenen yaşam süresi 2021-2023 döneminde 77,3 yıl olarak hesaplandı. Bu süre kadınlarda 80,0 yıl iken, erkeklerde 74,7 yıl olarak belirlendi. Bu veriler, kadınların erkeklerden ortalama 5,3 yıl daha uzun yaşadığını gösteriyor.
Sağlıklı Yaşam Süresi Kadınlarda Daha mı Kısa? Erkekler Daha mı Sağlıklı?
Sağlıklı yaşam süresi, bir kişinin sağlık sorunları olmadan geçirmesi beklenen yıl sayısını ifade ediyor. 2021-2023 dönemi verilerine göre, Türkiye genelinde doğuşta beklenen sağlıklı yaşam süresi 57,6 yıl iken, kadınlarda bu süre 56,3 yıl, erkeklerde ise 59,0 yıl olarak gerçekleşti. Bu sonuçlar, erkeklerin doğuşta sağlıklı yaşam süresinin kadınlardan 2,7 yıl daha uzun olduğunu gösteriyor. Bu durum, kadınların daha uzun yaşamasına rağmen, yaşamlarının son dönemlerinde sağlık sorunlarıyla daha fazla karşılaştıklarını düşündürüyor.
Eğitimde Kadınlar Geride mi? Ortalama Eğitim Süresi Farkı Ne Kadar?
Ulusal Eğitim İstatistikleri, 25 yaş ve üzeri nüfusun ortalama eğitim süresinin yıllar içinde arttığını gösteriyor. 2023 yılında Türkiye genelinde ortalama eğitim süresi 9,3 yıl olarak kaydedildi. Bu süre kadınlarda 8,6 yıl, erkeklerde ise 10,1 yıl olarak belirlendi. Bu rakamlar, erkeklerin ortalama eğitim süresinin kadınlardan 1,5 yıl daha uzun olduğunu gösteriyor. Ancak, bu fark yıllar içinde azalma eğilimi gösteriyor.
Eğitim Seviyesi Yükseldikçe Kadınlar Daha mı Çok İşgücüne Katılıyor?
İşgücüne katılım oranları eğitim seviyesine göre incelendiğinde, kadınların eğitim seviyesi yükseldikçe işgücüne katılım oranlarının da arttığı görülüyor. Yükseköğretim mezunu kadınların işgücüne katılma oranı %68,9 iken, okuryazar olmayan kadınlarda bu oran %13,8 seviyesinde kalıyor. Bu durum, eğitimin kadınların iş hayatına atılmasında önemli bir faktör olduğunu gösteriyor.
Kadın İstihdam Oranı Erkeklerin Yarısından Az: Neden?
2023 yılında 15 ve daha yukarı yaştaki nüfusun istihdam oranı %48,3 olarak gerçekleşti. Bu oran kadınlarda %31,3, erkeklerde ise %65,7 olarak kaydedildi. Bu veriler, kadın istihdam oranının erkeklerin yarısından daha az olduğunu gösteriyor. Bu durumun nedenleri arasında, kadınların ev işleri ve çocuk bakımı gibi sorumluluklarının daha fazla olması, toplumsal cinsiyet rolleri ve iş piyasasındaki ayrımcılık gibi faktörler sayılabilir.
Yükseköğretimde Kadın Profesör Oranı Artıyor mu? Yönetici Pozisyonlarında Kadınlar Ne Durumda?
Yükseköğretimde görevli profesörler içinde kadın profesör oranı 2023-2024 öğretim yılında %34,6'ya yükseldi. Üst ve orta düzey yönetici pozisyonlarındaki kadın oranı ise 2023 yılında %20,6 olarak gerçekleşti. Bu veriler, kadınların akademik ve yönetici pozisyonlarında temsil oranlarının artmaya başladığını gösterse de, hala erkeklerin gerisinde olduğunu ortaya koyuyor.
Evlilik ve Boşanmada Cinsiyet Dengesi Nasıl?
2024 yılında ilk evliliğini yapan kadınların ortalama ilk evlenme yaşı 25,8 iken, erkeklerin ortalama ilk evlenme yaşı 28,3 oldu. Boşanma davaları sonucunda çocukların velayeti çoğunlukla anneye veriliyor. 2024 yılında annelerin velayetine verilen çocuk oranı %74,4 olarak kaydedildi.
Sonuç olarak:
2024 TÜİK verileri, Türkiye'de kadın ve erkek nüfusunun oransal olarak dengede olduğunu gösterse de, yaşam süresi, eğitim, istihdam ve yönetim gibi alanlarda cinsiyetler arası önemli farklılıkların devam ettiğini ortaya koyuyor. Özellikle kadınların işgücüne katılım oranının düşüklüğü ve yönetici pozisyonlarında temsil oranının yetersizliği dikkat çekiyor. Bu veriler, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini vurguluyor.